Bir hayalim vardı ancak seni ancak beni gökyüzünde bulamazlardı içimdeki çocukla kurduk biz bunu bir balon kiralasaydık herhangi bir kentin herhangi bir tarafında gökyüzünde sarıp sarmalasaydım seni hep engel hep problem olmuş ama aslında adı aşk olmuş rüyaya dair...

Bir hayalim vardı bütün bir gece seni uykudayken izlemek elimi yüzüne sürmek.

Bir hayalim vardı boğazda bir retourantta bir yemek yemek sanki huzur sanki mutluluk gibi ne açıklamamız olsa oraya buraya ne korkularımız ne endişelerimiz...

Bir hayalim bin hayalim vardı söylemeye korktuğum hatta bazen kurgulamak bile acı gelirdi bana Hani sanki hayallerimizde kısıtlanmış gibi...

Ve gözlerimi kapatıyorum deli gibi sarıyorum onca hasretle bu sonsuz gurbetle seni. Orada ölmeliyim orada canlanmalıyım...

Sen cennetten kaçmış sonra kanatlarını gökyüzünde kaybetmiş bir melek bir anne bir merhamet yuvası bana. Cenneti getirmişsin gayri yeter bana...

Şimdi içimi açsan benden çok sen olmuşum. Ve seni mabedim eylemişim...

Gözlerin bu yazılara dokunacakmı bilmem...

Onca zamandan sonra tekrar anlıyorum bağır çağır haykırıyorum alemin bağrına, senden ziyadesine yasak kırık buruk suskun gönlüm....

Zahıri alem yaşıyorum mecburen. Batıni alemde buluşuyorum seninle ve işte gerçek bu ANLIYORUM ALGILIYORUM....


Şimdi tam şu sırada Loreena Mckenneth söylüyor. hayallerime işleyecek o adımlarını attığımız yol gibi The Old ways. Gözlerimi kapıyorum gökyüzünde biryerlerde ellerini tutuyorum kanına karışıyorum ruhuna bulanıyorum....

0 Comments

0 Responses so far.

Yorum Gönder