Ada...

29.11.2009 zaman: Pazar, Kasım 29, 2009 Gönderen illegalizma


Bir ada bulmalıyım kendime ortası sadece bana ait ağlama duvarlarıyla çevrili olan. Kenarlarında köşelerinde akan ırmakların adı bana dair dökülen gözyaşları olmazsa ne anlamı var ki? Bir kalp bulmalıyım kendime benden ve melankolik halimden çok uzakta ve bir o kadar ihtimalsiz taraflarda var olan. Var olduğunu varsayan. Onun içine dehşet derecede zorlukta zemheri bir fırtınadan kopmuş kocaman büyüklükteki dolu tanesi olarak düşmeli ve O’nun canını yakmalıyım. Ben o kalbi ancak ve sadece benimle doldurmalıyım. Bana bulaşmalı. Bulandırmalıyım. Acı ateşlerini ustaca salmalıyım üzerine o kalbin. Bunun için yardım etmeli bana gözlerim. Uykusuz gecelerinin adı ben olmalıyım sabah uyandığında ne yemeyi ne içmeyi düşünmeli o kalp sadece oturup ağlamalı ben uğruna. Ve artık tam manasıyla benimle dolduktan sonra taşmalı isyan edipte bulduğu taşı ki bulabilirse aşktan kuraklaşmış heybetli yapılarının çöl halinin içinde alıp ta başına çalmalı o kalp. Her zaman uçurumun kenarında olmalı onunla birlikte. Hiç ve kesin bir vuslat olmamalı asla. Bir aşk olacaksa işte ancak böyle…

Aşk. Bayramın ikinci günü kocaman evde yapayalnızım bilgisayar masamın üstü oldukça kalabalık dönüp çalışma masama bakıyorum orası da savaş yeri uzun süredir okunması gereken kitaplar izlenmesi gereken Dvd’ler yapılması gerekenler, ertelenenler, ertelenemeyenler, aniden çıkıp gelmişler. O sırada hem kendi içimdeki hem de dış dünyamdaki bu kadar içi içe olmuş kalabalıktan sıkılıp televizyonda zap yapıyorum. Trt Türk’te bir program var takıldım kopamıyorum. Hac Yolculuğu. 2008 yılı Türk kafilelerinden birini yakından takip etmişler. Bu kafilede bir kız var ki Henüz 20’sinde. O’nun döktüğü her gözyaşına bende ekran başında gözyaşıyla cevap veriyorum. Olduğu yer bayram yeri. Her yer beyaz Bembeyaz. Lafa söze hacet yok. Safa’da Müzdelife’de Medine’i Münevvere’de Kabe’de Hac vazifesinde. Belden aşağısı felç bir kız ama bu dünyadaki insanların büyük bir kısmından çok daha sağlam bir kız. Ne kadar çok şey öğretiyor bana o arada nasıl bir içsel yolculuğa çıkarıyor hayret ediyorum. Kelimelerini sözlerini duymalıydınız. Bir insanın gözlerinin içi herhalde ancak bu kadar parlayabilir. Arafat’taki vazifesini yerine getirdikten sonra. Anlatıyor dönüp Arafat’a bakıyor. Peygamberimiz’de bakmış mıdır bu dağa? diyor kelimeleri hızla boğazına tıkanıyor. Kim bilir ne söyleyecek ki işte tam o sırada kalp giriyor araya ve söz bitiyor. Artık gözyaşları konuşuyor. İçerden haykırıyorlar. Heybeme ne kadar çok katık kattığını bir bilse… Bayramı bayram yaptı… Bayramı bayram olsun…
Aslında anlamsızdır Aşk.
Dünyadır bir tarafta sessiz sedasız..
Bırakılan emanettir Emanetçi ve emanet veren Haberdar..
Ama Asıl kötü Emanette bilinçtedir.
Çekip gitmektir..
Susup kalmak...
Bir kıyıda kendi dalgalarına boğulmaktır.
Bağırmaktır...
Susmaktır..
Ve en iyi Ben bilirim...
SADECE vazgeçmektir....
Bir seçeneğin ardında başka bir seçenek bırakmasıdır...
İhtimallerin imkansızlığıdır...
Aslında ...

Kısa bir yazı bu hafta sizinle.

Haftaya İnşaAllah Görüşmek temennisiyle

Ali 2oo9

3 Comments

3 Responses so far.

  1. Böyle bi ada bulduk diyelim ki ben bulduğumdan çok ve pek çok emindim ki şu an ki bocalayışım da bundan hayatımın en büyük şaşkınlığını yaşayışıyım bulduğumu zannettiğime aslında hiç sahip olamayışımı anlamam.Ama sorunun nerde olduğunu biliyorum.Yani insan aşk denen şeye kaptırıp gerçeklikten uzaklaştığında,dünyaya fazlasıyla daldığında, kalbinde yer alması hiçbişeyin önüne geçememsi gereken esas aşkı bi kenara bırakırsa işte o zaman felaket oluyo o en büyük aşk eğer şanslıysan sana kendini hatırlatıyo bi şekilde dua etmen ya da şükretmen, asıl kime güvenmen gerektiğini...ama eğer şanslıysan tabi...

    İnşallah bulursun o adayı ve inşallah o ada seni sahte cennetiyle büyülemez tam aksine O en büyük gerçeğe ulaşmanda yardım eder.

  2. Uzun yorumun için teşekkür ederim. işin özü ruh haletim şu sıralar aşkı kaldıracak modda değil kışın geçmesi Allah'ın izniyle baharın ardından Yazın gelmesi güneşin doğması lazım Kazasız Belasız. bunun için duaya muhtaç durumdayım. Ada'yı yazmamın kastı aşka muhtaciyetimden değil bencilliğimizi görmek ile ilgili aşk acı çektiriyorsa sana.. bir tür empati...

  3. Unknown says:

    ben de rastladım trt de o programa güzeldi:))

Yorum Gönder