Hiçbir şehir İstanbul kadar başka diyarlara başka dünyalara taşıyamaz gönüllerimizi herhalde. Onca acımıza ve kendi içinde taşıdğı kendine özel o eşsiz hüzüne rağmen güldürmeyi bilen aziz şehir.
İstanbul konumuz sadece İstanbul....
Kaç delikanlının en deli sevdası demek İstanbul Kaç aşk demek bilirmisiniz.
Nazende bir sevgidir o aslında. Hiçbir zaman adamakıllı konuşamazsınız açılamazsınız İstanbul a hep kırar kolunuzu kanadınızı. Ama bu dayanılmazlığı çeker kendine. Bu kendisine basleyipte tek kelime edemediğiniz kelimeler büyütür kalbinizde o şehri. İstanbul da asla yalnız değilsinizdir ama bu kadar yalnızlığı da hissedeceğiniz başka hiç bir diyar yoktur koca dünyada İstanbul gibi.
Soluk aldığınız yerin adı İstanbul ise eğer bir başkasınızdır aklınız hep bir kaç karış havadadır. Her an herşey olabilme ihtimaliniz vardır. İstanbul da her defasında farklı kapılarını açar size siz görmeseniz bile ve ancak bu kadar kesişebilir ve bütünleşebilirsiniz bir şehir ile. Yaşamınızı ancak bu kadar yaşıyor ve hayatta hissedebilirsiniz. Düşünsenize o kalabalık sokakta herhangi bir pencereden izliyorsunuz burnunuza yer yer baharat kokuları geliyor bir tarafa uzandığınızda bitmez bir çizgi gibi uzanıyor karışınızda. Sanki uzandığınızda ruhunuza kalbinize dokunacakmışsınız gibi hissedersiniz o kadar savunmasız yakalar ki sizi bir an gözyaşları içinde kalırsınız ve bir o kadar kalabalık yakalar ki kahkahalara boğulabilirsiniz aniden anlamsızca. Uyanmak istemezsiniz bir çok zaman kimseniz orada olmazsa bile sanki ardınızda bıraktığınız şehir size sizin dilinizden ağıt yakar gibi bakar. Ve başka hiç bir şehire bu kadar hüzünle bakamazsınız..
Yüzyıllardır hep bir başka olmuştur hep bir sevda hep bir acı ve acılardan doğan mutluluk huzur olmuş, huzur vermiş kendince. Kader olmuş adı bazen koca şehrin. Nicelerine umut kapısı olmuşken nicelerini yutmuştur. İki ayrı vazgeçilmez kılar belki hayatınızın bu yeknesak hali sadece İstanbul da yerli yerinde teselli de bulunur. Bir kadın gibidir nazlı şehir tam 32 sinde sanki onca acıdan aşktan arta kalan ve bütün güzelliği ve gücüyle ayaktaymış gibi dimdiktir. Tam 32 sinde ne çok genç ne de yaşlanmış bir silüeti vardır kendisinin olgun bir kadın ruhudur onda olan. Ulaşılmazdır hep hani kendi duvarları kendi sınırları vardır ve siz sadece ah çekersiniz ardından işte böylesine birşeydir İstanbul. Tariflerinize sığmaz genelde. Yürürsünüz caddelerinde sıcak bahar güneşi olmasa da bazen yakar içinizi buralar baharın sersem mutluluğu dökülür üzerinize ordan burdan. Yağmur yağmasa da sırılsıklam olursunuz hazan sarar dört bir yanınızı bu şehirde.
Eyüp tepesinden hüzünle izlersiniz bir vakit bakarsınız ve sadece kendinizin ve İstanbul un duyacağı tondan hıçkırırsınız yer yer. Ardından uzanıp karaköy iskelesinden vapura binersiniz o kalabalıkta boğulacakmış gibi olursunuz ama o kadar geçici bir histir ki bu iki kıtayı birleştiren deniz hemen bağrına alır kalbinizi birlikte çarparsınız. Bir bakmışsınız ki herşey tuz buz yok olmuştur sadece siz ve deniz kalmıştır. Az önce ağlayan koca adamdan eser kalmamıştır hani uzatıp simitlerinizi paylaşırsınız boğazın asıl sahipleriyle martılarla. Ve dönüp dalga geçersiniz kendinizle nasıl bir ruh nasıl bir kalbim var benim böyle iki saniye önce ağlayan ben değilmiydim ki şimdi bu derece huzurluyum. Ama hayır hayır bu benim karışıklığım değil ancak bu şehir yapabilir bunu diye uzun uzun izlersiniz yeditepeli aziz dostunuzu.
İstanbul hala sana ait kutsal bir gecede ay ışığı altında saçlarını taramak hayali vardır Yar'in.
Yazarım yazarım da bitiremem sevgililerimden İstanbul'u. Kimbilir ne zaman karşılaşacağız nasıl görüşeceğiz tam bilmiyorum ama buna inanıyorum O beni kabul edecektir.
Haftanın enlerine gelince. Nil'in son albümü gerçekten güzel dinlemelisiniz hele bir şarkısı var Yalnız Kalplerde Atar diye devam eden. Aslında zaten Nil'in özünde yaşlı bir kadın ( bu şarkı sözlerine yansımakta ) dışında şımarık bir kız ( bu yaşam tarzına ve hareket dolu kıpır kıpır şarkılarına yansıyor ) vardır şarkılarından bunu pekala anlayabilirsiniz. Bu hafta 2 filmimiz var bir Babel ( Babil ) 4 farklı ülkeden 4 farklı hayatın birbiriyle ilişkisi işlenmiş dramatik Alejandro Amenabar tadında bir film hala izlemeyenlere tavsiye ederim. Ve Eternal Sunshine Of The Spotless Mind ( Sil Baştan ) sondaki veda'ya ilişkinin kadın yüzünün tutunması - Yeni eski ilişkinin yeni başlangıcında sabrı telkin eden erkek yüzünün tutunması harikaydı. Hikayesi itibariyle zaten yeterince enteresan bir film edinilip izlenmesi gerekenler arasına yazmalısınız. Neyse en son muzicons sisteminin göçmesiyle ne yazık ki artık bol keseden müzik paylaşamıyorum ama yakın zamanda bu konuyu da halledeceğimden (yani buradan önerdiğim şarkıları burdan dinletme imkanı) eminim. Şimdi paylaşamasam da herkesin pekala ulaşabileceği bir şiirimiz var Rahmetle andığım son dönemlerde daha bir hayran kaldığım Cem KARACA baskın sesiyle başka bir ruh kattığı şiir İstanbul'u Dinliyorum
Haftaya Görüşmek üzere, Her an herşey olabilir ne malum belki İstanbul dan yazarım bu defa...
Alish 2oo9
İstanbul aşkım benim ne güzel anlatmışsınız...
Gerçekten Dünyada daha ziyade bir diyar yoktur herhalde İStanbul kadar...
nasıl bir aşk bu...daha görmeden bu kadar derin
ali oraya gidersin umarım
umarım yuttuklarından değil aziz ettiklerinden olursun